14 Şubat 2008 Perşembe

YENİLENDİM, GEZDİM, GELDİM

Merhaba günlüüükk, yine gezdim geldim. Bu hafta üç gün izinliydim. Şööyle bir Simav ve Bursa turu yapıp döndük. Üç gün oluşu nedeniyle yollarda zaman kaybı yaşasak da ruhuma iyi geldi, oğlum, annem ve babamla bir arada olmak, teyzemi ziyaret etmek, oğlumu orada kuzenleriyle bir araya getirmek ve oğlumla birlikte yeni bir şehri keşfetmek çok güzeldi.
Geçtiğimiz hafta kulaklarımda bir atak daha oluştu ve işitmem kötüledi, bu kez orta kulakta östaki iyi çalışmadığı için havalanma-basınç problemi de eşlik edince algılama düzeyim iyice düştü, ne rahatça TV seyredebildim, ne telefon zil seslerini duyabildim, boşlukta yürüyor gibiydim. Sonraları insanların A dediğini B anlamaya başladım. Çok zordu durumum. Heyet raporum çıkalı bir hafta oluyordu, eşimle karar verdik, hızlandırılmış bir kararla gidip cihazımı satın aldık. Cuma öğleden sonra cihaz elimdeydi, dijital bir model olduğu için programlanması için işitme uzmanına gittim. Minicik, siyah renkli kulak arkası bir cihaz. Bilgisayar ortamında ayarlar yapıldıktan sonra kullanıma geçtim, ilk anda sessiz odadan koridora çıktığımda ayak seslerini kafamın içinde duydum sanki, her yer çok gürültülüydü. Bilgi işlemde kodlama için sıra bekliyordum, aniden "çötannkkk" diye bir ses duydum, irkilerek sesin nreden geldiğini çevremde ne oup bittiğini çözmeye çalışarak bakınırken bilgi işlemde görevli bayanın "kodlandı" mühürünü yeniden basışıyla aynı sesi duyunca mevzuyu anladım. Halen klavyedeki tuş seslerini duyarak yazmaya alışmaya çalışıyorum. Cihaza uyum bazen bir ayı bulurmuş ama ben bir hafta kadar sürede alışabilirim diye düşündüm. Cihazla ilk günleri evde geçirmenin daha uygun olacağı tavsiye edilince iş hayatında ikinci kez emekli olmuş babamın emeklilik gezisine eşlik ettik oğluşla.. Yani üç gün cihaza uyum izni aldım.
Cihazla ikinci günüm çok daha iyiydi, artık ince seleri duymada sorun yaşamadığım için kendimi hayata daha çok katar oldum, fark ettim ki atak nedeniyle köşemde sus pus , memnuniyetsiz bir halde oturan ben hemen hayata adapte oldum. Bal böceğimle oyunlar oynadım, hatta başım mı dönecek diye düşünmeden timsah yürüyüşü bile yaptık salonda yerde. Çocukcağızım çok mutlu oldu, o mutlu oldukça ben keyiflendim, mutluluğum evin içinde herkese yayıldı :) Çok şükür sesleri doğala yakın halde duyuyorum, biraz mekanik gelse de beklediğimden çok daha iyi. O gün iş çıkışı hemen kuaföre gittim. Saçlarımı kulaklarımı örtecek şekilde kestirip cihazın görünürlüğünü engelledim. Cihazın görünmesi benim için problem değildi aslında ama kulağımdaki işitme cihazını gören kişiler ya yok yere ses tonlarını yükseltiyorlar ya da hastalık öykümü illede öğrenmek istiyorlardı. Öyle uzuyordu ki soruları KBB doktorum bile rahtsızlığımla bu denli ilgilenmiyordu. Bir de oğlum bu durumdan etkilenmesin istedim, saçlarım kesildi, cihaz görünmüyor.
Bal böceğime işitme cihazımdan bahsetmememe kararı almıştım, ancak babası telefon görüşmesinde bahsederken duydu, yanıma gelip" anneee sana cihaz mı alındı, bakayım" dedi. Saçlarımı kaldırıp, cihazı gösterdim, artık kulaklarım iyileşti dedim. Birden hırçınlaştı, hiç güzel değilmiş deyip cihazı kulağımdan çıkarmak istedi, çok tepki vermedim. Sakin kaldım. "Saçlarını niçin kestirdin anne" dedi. Bu kez saçlarımı kısaltmama sinirlendi, saçlarımın çok güzel olduğunu söylediğimde de aynı hırçınlıkla çok çirkin olmuşsun kendini beğenmiş dedi. O gece evde avaz avaz bağırarak konuştu. Ne yaptıysak sesini alçaltmasını sağlayamadık. Ama yukarıda da yazdığım gibi ertesi günü benim de oyunlarına katıldığımı, rahatça söyleyebildiklerimi anlayabildiğimi keşfettikçe mutlu oldu.
Bir sonraki gün hep birlikte yola çıktık, önce Simava gittik, bir gece simavda kalıp ertesi gün Bursada oturan teyzemin evine gittik. Teyzemin iki kızı var biri balböceği ile aynı yaşta diğeri ilk okul ikinci sınıfa devam ediyor. Bol bol eğlendiler, geceleri aynı yatağa yatıp uyuyana kadar kıkırdadılar, sabahları bizden önce uyanıp üçü imece usulü bize sürpriz kahvaltı masaları hazırladılar. Bir akşam mudanyaya gidip, balık ziyafeti yaptık. Dün akşam üzeri İzmire bizi çok özlemiş olan babamızın yanına döndük.
Yolculuk sırasında tarlalarda korkuluklar aradık, gördüğümüz korkulukları birbirimize gösterip eğlendik, sürülerini otlatan çobanların her birine kısa masallar uydurduk oğlumla ve bol bol sarıldık, sarmaştık yollarda, oğlumla birbirimize karıştık iyice..
Bu sabah işyerime geldiğimde ilk işim bangır bangır çalan telefon zillerini kısmak oldu. Tanrım ne eziyet ediyormuşum meğer arkadaşlarıma ve nasıl da duymuyormuşum bu cıngıl cıngıl sesleri. Çok şükür Allahım artık rahatça duyuyorum. Cihazın dış kulak çevresine dolanan bir parçası var, malesef tahriş ediyor, yara oluşturuyor. Bir parça pamuk kullanmayı denedim ama o zaman da hışır hışır pamuk sesi duyuyorum. Birde bu tahribat işini çözdüm mü değmeyin keyfime...

7 yorum:

Alphecca dedi ki...

Öncelikle yeni aksesuarın ve saçın hayırlı olsun :)

Bak gördün mü cihaz takmak, eziyet çekmekten iyiymiş Demliçay' ım :))

Hem biliyor musun oğluşunda senin sayende farklılıklara saygı duymayı öğrenecek. Al sana yaşayarak öğrenme fırsatı :)

Hem bu cihaz sayesinde kendini sana daha iyi ve kaliteli duyurduğunu görünce rahatlayacaktır. Hele birde bunu koca bir gülümseme eşliğinde senden duyduktan sonra deyme keyfine.

Çocuklar farklılıkları bizden daha kolay kabulleniyor.

Tatilde iyi gelmiştir şimdi yaw :))))))

Gizem dedi ki...

Benc eoglunun gormesi iyi olmus, nicin soylemek istemedin ki?

Hayatta Giderken dedi ki...

Neşeli haklısın canım, cihazla çok daha kaliteli bir hayat kazandım, oluma gelince cihazı fark ettiği andaki tepkisi on dakika sonra bitti. Şimdia ynen söylediğin gibi farklılıklara saygı duyuyor :) Onu rahatça anlayabildiğim için, birlikte yeniden çizgi film izleyebildiğimiz için mutlu :) Daha önce diş yaptırıyordum, güzel fırçalanıp temizlenmeyen dişlerin mikroplar tarafından çürüdüğünü ama diş hekimine gittiğimizde dişteki mikropları kovalayıp dolgu ya da yeniden diş yapıldığını görmüştü. Şimdi kulaklarımla empati kuruyor, annemin kulakları hastalandı, doktor iyi duyabilmesi için ona yardım edicek bir cihaz verdi diye düşünüyor.
Gizemcim, ilk anda psikolojisi bozulmasın istedim, ama ilk on dakiak içinde daha biz yolda giderken öğrendi. Amacım biraz hazırlayıp anlatmaktı. Birde okul çıkışıydı. Velilerden ya da diğer çocuklardan tepki almak istemedim. insanlar her ne kadar eğitimli ve toplumun bilinçli kabul ettiğimiz kesiminden olsalarda garip tepkiler verebiliyorlar. Ben zaten duruma adapte olamamıştım, hemen saçlarımı kestirmemin gerçekten faydası oldu. Yoksa insanlar ahh vahhh edip benim yerime dövünüp duruyorlardı.
Neşeli tatil gerçekten çooook iyi geldi :)

Adsız dedi ki...

Merhaba,
İlk yorumun ilk cümlesini okuyunca çok şaşırdım.Ama benimde yer değiştirmeye, iletişimden kısmen uzak, çok eskiden olduğu gibi geç saatlere kadar radyo dinleyip kendimi dinlemeye çok ihtiyacım vardı.Eski kitaplarımı buldum.Bir çin burcu kitabı okudum.Şanslı bir burçtan olduğumu öğrendim mesela.Yeni kitaplarda aldım.Birisi çok güzel bir şiir kitabıydı.Çok farklı bir yolculuk oldu.Mutlumu oldum hüzünlendim mi bilmiyorum ama.Kusura bakma arkadaşım.Sloganı çok beğendiğim için girdiğim sitede şaşırdım.Yazın çok gzel.

Hayatta Giderken dedi ki...

Merhaba isminizi belirtmediğiniz için kim olduğunuzu bilmiyorum. sanırım çocukgibi'nin yorumuna şaşırdın. Tabii direkt yorumu okuyunca ne olduğunu anlamamış olabilirsiniz ama daha önce cihaz kullanacağımı duyuran bir yazım vardı ve o yazıya yorum olarak neşeli (çocukgibi) işitme cihazı kullanmanın gözlük kullanmak gibi bir durum olduğunu düşünmemi sağlamıştı. O nedenle aksesuar demiş :)
Yazımı beğenmenize sevindim, yine beklerim...

[ fiкяiмiи iиcє güℓü ] dedi ki...

Canım benim, hayırlı olsun. Yavrucaklar bu tür değişikliklere ilk anda tepki veriyorlar doğrusu. Ama benim içim bir tuhaf oldu nedense. Umarım bu aksesuar!! hayatının daha da güzelleşmesini sağlayacak arkadaşım.:) Hoşgeldin bu arada. Saçların da güzel olmuştur eminim, sana çok yakışmıştır.:)

Hayatta Giderken dedi ki...

İncegülüm, teşekkür ederim. Cihaz gerçekten hayatımı güzelleştirdi. Oğlum da ben de alıştık. Saçlarıma gelince, aynadaki yeni bene bakıp duruyorum. Ben kuaföre gittiğimde genellikle müdahele etmem, yüz ve saç tipime göre uygun saç kesimine kuaför kendisi karar verir, ben serbest bırakınca da rahatça sanatını ve yaratıcılğını ortaya koyar. Bu sefer saçlarım kesildi bir baktım ki hani bizim yaprak dökümü dizisinde izliyorsan eğer "ceyda" karakteri var. Bir de saçları fönlediklerinde aynada ben değil "ceyda " vardı :)))