27 Şubat 2008 Çarşamba

DÜN SOHBET KOYUYDU

Geçen gece uyku öncesi sohbetimiz çok koyuydu. İşte örnekler:

-Annecim bugün bizim paylaşım gecemiz olsun olur mu, haydi gel şimdi seninle üzüntülerimizi, mutluluklarımızı paylaşalım.
- Okulda çok sıkıldığın zamanlar oluyor mu oğlum?
- Oluyor anne, faaliyet, boyama uğraş yaptığımız zamanlar benim için çok yorucu oluyor, sıkılıyorum.

_ Okulda en çok hangi zamanlarda mutlu oluyorsun?
_ Bahçeye çıktığımız zaman çok mutlu oluyorum. Ama artık hiç bahçeye çıkmıyoruz.
_ Amaa artık havalar ısınıyor. Bundan sonra bol bol bahçeye çıkacaksınız.
_ Yuppiiiiii, heyoooooo

- E anne haydi sorsana, başka ..? (sohbet hoşuna gitmeye başladı !)
- Hımmm, peki evde zaman zaman seni çok kızdırdığım oluyor mu?
-Hayır, beni hiç kızdıracak bir şey olmuyor.
-Pekiii, benimle ilgili seni üzen anlar oluyor mu?
_ Evet anne, sen hasta olduğunda üzülüyorum. Bir kez hasta olup ateşlendiğinde çok üzülmüştüm. Ben hastalandığımda sen de üzülüyor musun?
-Evet üzülmez miyim, çok üzülüyorum.
-Anne ben geçen gün ateşlendim de mi?
_ Evet ve babanla ben bu duruma çok üzülmüştük.
_ Ben neden ateşlendim biliyor musun anne? Önce kolarımı ıslattım, sonra ıslak kollarımla fayansları elledim, sonra da ateşlendim. Anne insanlar ateşlenince ne olur? Ateşimiz olması ne demektir?
-Bak sana biraz anlatayım: yediğimiz sebze ve meyvelerin içindeki mineral ve vitaminler bizim kan hücrelerimizde depolanır. Vücudumuza hastalık yapıcı mikroplar geldiğinde kan hücrelerimiz ile mikroplar arasında bir mücadele başlar. Kan hücrelerimiz mikroplarla savaşır. Bu sırada insanın ateşi yükselir. Eğer kan hücrelerin çok vitamin ve mineral içeriyorsa yani sen vücuduna düzenli olarak vitaminli, besleyici gıdalar gönderip kan hücrelerinin güçlenmesini sağlarsan bu mücadeleyi kan hücrelerimiz kazanır ve hastalanmadan ateşin düşer. Bazen destek kuvvet olarak ateş düşürücü ilaçlar göndemek gerekir. Ama eğer kan hücrelerimiz zayıfsa, o zaman savaşı mikroplar kazanır, ateş daha da yükselir ve hasta oluruz. Mikropları tamamen yok etmek için düzenli ilaç içmek gerekir.
-Hem de acı ilaçlar değil mi anne?
- Evet acı ve güçlü ilaçlar içmek gerekir.
_ Anne ben sağlıksızım.
-Niçin oğlum? sen sağlıklı bir çocuksun.
- Hayır sağlıksızım, çünkü babam halen bana boğaz spreyi kullanıyor. ( !:(((( )
_ Anne ben şişman mıyım? Bak bakayım göbeğime, benim göbeğim şişman mı? Şişmanlar sağlıksızdır, aa anne göbeğim biraz şişmiş gibi. Sağlıksız şişman insanların göbekleri kocaman oluyor. Ben sokakta kocaman göbekli insanlar görüyorum, onlar sağlıksız değil mi anne?
- Senin göbeğin kocaman değil ki oğlum, merak etme sen gayet sağlıklısın.
_ Ama annee, sen devamlı bana yemeklerimi bitirtmeye çalışıp benim göbeğimi kocaman yapmaya çalışıyosun, şişman mı yapıcaksın beni? Ben doydum diyorum, sen halen yemek yedirmeye çalışıyosun, şişmanlar sağlıksızdır. Söylüyorum anlamıyosun.
_ !!!! ???? Bak şimdi! Evde düzenli olarak sebzesini, çorbasını yiyen ve tabağındakini bitiren kişiler, sağlıklı olurlar. Ben sadece yemen gerektiği kadar yemek veriyorum. Oysa sokakta gördüğün o kocaman göbekli insanlar bütün gün evde yemek, sebze ve çorbasını yemeyip sürekli hamburger, abur cubur, bol şekerli yiyecek ve cola içen insanlar. Oysa tabağındaki vitaminli, mineralli yiyecekleri güzelce yiyen insanlar hem sağlıklı olur hem de gereksiz göbek büyütmez.
- Birde tuz yenmemeli değil mi anne, tuz da zararlı (amanııınnn sağlıkçı bir ailenin çocuğu da böyle oluyor işte... Şimdiden takıntılı olmuş çocukcağızım.)
_ Tabağındaki yemekleri bitirenler şişman olmaz. Obur insanlar çooook şişman ve sağlıksızdır. İçin rahat olsun ben sana sağlıklı ve yemen gerektiği kadar yiyecek veriyorum. Ama o şişman insanlar, annelerinin yemeklerini yemeyip patates, kızartması, kola ve hamburgerden çok çok yiyen kişiler.
- Onlar Mc Donaldısta hep hamburgeeeer, patates kızartması yiyip, kola içmişler, panta içmişler de mi anne?

- Anneee niçin benim kardeşlerim hep kız?
_ Hımm, bak oğluşum bahsettiğin çocuklar senin aslında kardeşin değil. Eğer anne ve babanın bir çocukları daha olursa o zaman senin kardeşin olur, ama senin söylediğin senin kuzenin, ya da komşu çocuğu.
_Tamam, ama okulda bazı arkadaşlarımın kardeşi var. Sılanın kardeşi olcakmış. Benim de kardeşim olsun, Bende kardeş istiyorum, istiyorum işte!
_ Okulda bazı arkadaşlarının kardeşi var, evet, ama bazılarının da kardeşi yok.
_ Ama sıla'nın kardeşi olucakmış annee.
_ Evet, Sılanın annesinin karnına bir bebek gelmiş, şimdi orada büyüyor. Bir kaç ay sonra doğacak.
_ Benim de kardeşim olsun, ben istiyorum anne. Elif (kuzen) ne zaman büyüecek, ne zaman benim kadar büyük olucak anne?
_ İnsanın kardeşinin olması biraz yorucu bir şeydir aslında bunu hiç düşündün mü? Çünkü bebekler çok küçük doğarlar ve hemen büyümezler. Elif de büyüyor. Geçen yıl minicikti ve yürüyemiyordu ama şimdi biraz daha büyüdü, üstelik yürüyebiliyor. Ama Elif büyürken sen de büyüdüğün için her zaman senden küçük olucak, yani o senin kadar büyümüş olduğunda sen daha da büyümüş olucaksın.
_ Evet, elif biraz büyüdü, ama daha çook büyümedi.
_İşte bu nedenle insanın kardeşinin olması yorucu biraz bence.
_ Olsunnn, ama bende bebek bir kardeş istiyorum.
_ Ama ben senin kadar çok istekli değilim. Bebek olması için anne ve babanın bunu istemesi de gerekli annecim.
_ Ama annee, sen geçen gün istemiştin, olabilir demiştin, halen neden kardeşim doğmuyor?
_ Hımmm, annenin karnına bebek gelmesi için beklemek gerek.
_Anneeee, kardeş hep bekleyerek mi oluyor, yani senin karnına bebek gelsin diye hep bekleyecek miyiz? Bebek karnına nasıl gelicek, bekleye bekleye miiii?
_ Şimdi bebek olması için babanın anneye tohum vermesi gerekir. Sonraa, bak şimdi şu çay tabağındaki pamuğun altına limon çekrdeği koyduk ve büyüyp bitki olmasını istiyoruz, ama daha olmadı değil mi bekliyoruz, işte kardeş olması da tıpkı limon çekirdeğinin büyümesi gibi beklemeyi gerektiren bir şey, yani hemen olmuyor.
_ Offf beklemek de yorucu bence anneee.

_ Anne, bazen biz sınıfta kavga ediyoruz.
_ Nasıl kavga ediyorsunuz?
_ Biz erkekler bazen kavga ediyoruz. Ben de kavga ediyorum, dövüyoruz birbirimizi.
_ (!!??)Fakat oğlum kavga etmek ve arkadaşlarınla birbirinizi dövmeniz hiç güzel bir davranış değil, sen bunu biliyorsun. Niçin kavga ediyorsunuz, öğretmeniniz kavga ettiğinizi görmüyor mu?
_ Ben arkadaşlarıma her zaman kavga etmeyiiin, kavga etmek kötü bir şeydir diye söylüyorum, ama kimse dinlemiyor. Sonra bana vuruyorlar, Ben de yumruuk ve uçan tekme atıyorum o zaman.
_ Aman Allah'ım! peki öğretmeniniz, sınıf teyzeniz?
_ Onlar mutfağa gittiklerinde kavga ediyoruz, hem de çok kavga ediyoruz. Beni dinlemiyorlar bende kavga ediyorum. Öğretmen içeriye girince hemen minderle oturuyoruz. O da bizi görmüyor.
_ Bak şimdi kavga etmenin ve birine şiddet göstermenin yani temke ve yumruk atmanın kötü bir davranış olduğunu biliyorsun öyle değil mi?
_Evet bunlar kötü bir davranış.
_Ama kötü davranışlardan uzak durmak gerekir, ve yapmamak gerekir. Şimdi bunun kötü davranış olduğunu biliyor ve buna gerçekten inanıyorsan, inandığın şeyi sonuna kadar savunmalısın ve yanlış bir davranışı yanlış olduğunu bile bile yapmamalısın.Bundan sonra sınıftan biri arkadaşlarına veya sana şiddet gösterdiğinde önce onu sözlü uyar, arkadaşım kavga etmeyelim, birbirimize vurmak doğru bir davranış değil diye söyle, eğer seni duymuyor, dinlemiyorsa öğretmenine söyle, öğretmenin onu uyarır. Ama sakın sen de şiddete eşlik etme anlaştık mı?
_ tamam anneee!

5 yorum:

Gizem dedi ki...

Aman Allahim cok guldum

Alphecca dedi ki...

Çok koyu ve detaylı bir sohbet olmuş bu :))))))))

Güzel, ince deatylara girilmiş. Senin oğluşunla bir araya gelip sohbet etmek isterdim Demli Çay' ım. Bu çocuk sohbet işinden anlıyor :)))))

Hayatta Giderken dedi ki...

Gizemcim :)))))
Neşeli, blogunu okuyuculara kapatmışsın. Ben yaldizy@yahoo.com olarak oturum açıyorum. ama bloguna davet edilmemiş görünüyorum. Bilmez misin seni okumadan duramam :)
Sohbetmize gelince oldukça koyuydu.. Her zamans enni de sohbete bekleriz neşelicim.

Alphecca dedi ki...

Yok öyle yapmadım aslında Demli Çay' ım .

Bir süre yazmaya ara vermek istiyorum ama blog açık olursa gelen yorumlara falan dayanamayıp başlıyorum yazmaya. Sohbet, paylaşım güzel geliyor anlayacağın :)

Blog ayarlarında kısa bir ara gibi bir seçenek olmadığı için diğer ayarı seçmek durumunda kaldım. Sürekli yaz yaz nereye kadar değil mi?

Biraz dinleneceğim anlayacağın :)
Ama ben eski yazıları illa okumak isterim dersen seve seve eklerim :))

Nokta dedi ki...

Elinize sağlık

Sohbet

Sohbet odaları